01.01.2012 / Şifacı Balıklar Şimdi Masaj Mesaisinde...


Sivas’ın balıkları sınıf atladı, ayak SPA’sına başladı.

 

Tolga ve Tuba Ertan kardeşlerin Caddebostan’da açtıkları “Dr. Fish Spa”, size şimdiye dek yaşamadığınız bir deneyim sunuyor; balık masajı. Oysa ben “Garra rufa” da denilen Sivas’ın meşhur Kangal balıklarının bugüne dek sadece sedef hastalığını iyileştirdiğini biliyordum. Dolayısıyla İstanbul’a gelince “SPA”ya girerek bir nevi sosyetik olan bu balıkların neler yaptığını denemek için sabırsızlandım. Sonuç mu; büyük bir rahatlık... Üstelik bu doktor balıklar ölü derilerimi yedikleri için, pedikürüm de işin bonus kısmı oldu.

 

Sivas’ın ünlü doktor balıklarını hepimiz biliriz. Her türlü cilt hastalıklarının ama özellikle de sedef hastalığının tedavisinde kullanılırlar. Şimdi sizi, bu balıkları alıp, masaj işinde kullanmayı akıl eden iki girişimciyle tanıştıracağım; Tolga ve Tuba Ertan! Aslında fikir yüzde yüz onların değil. Çünkü bir buçuk yıl önce Uzak Doğu’ya gezmeye gittiklerinde görmüşler. “Çok yorulduğum birgün refleksoloji (ayak masajı) yaptırmak için bir alışveriş merkezinde geziniyordum. Sonra bir işyerinin kapısında balık masajı yapıldığını gördüm, ilgimi çekti. Hemen girip denedim. O kadar hoşuma gitti, o kadar rahatladım ki, inanın refleksolojiye gerek kalmadı. Bunu bir şekilde Türkiye’ye getirmeye karar verdim. Zaten bu masaj çeşidi 26’dan fazla ülkede çok yaygın, çok büyük bir trend haline gelmiş. Özellikle de İngiltere’de deli gibi büyüyen bir ilgi var” diyen Tolga Ertan’ın işi o kadar da kolay olmamış ve ancak bir ay önce açılabilmişler. Çünkü bu balıklar devlet koruması altında ve Sivas dışına çıkarılmaları yasak. Fakat yurt dışından getirilmesinin mahzuru yok. Dolayısıyla da balıkları Uzak Doğu’dan getirtmişler. Yani kendi bölgemizin balıklarını taa dünyanın diğer ucundan ithal etmişiz.

 

Akupunktur Noktalarını Uyararak Kan Dolaşımını Hızlandırıyorlar

 

Sivas’ta sedef hastalarını iyileştiren bu balıkların İstanbul mesaisine tanık olmak için Caddebostan’da açılan “Dr. Fish Spa”nın yolunu tutuyorum. Burada yaptıkları işin iki temel başlığı var; masaj ve bakım... Balıkların dişleri yok. Ilık suda yumuşayan ölü derilerinizi ideal ağız yapılarıyla alıyorlar ve alttaki sağlıklı deriye herhangi bir zarar vermiyorlar. Bir de salgıladıkları enzimle cildinizin yenilenmesini tetikliyorlar. Dolayısıyla buradan çıkarken çok daha pürüzsüz, çok daha yumuşak bir cildiniz oluyor. Ayrıca, akupunktur noktalarını uyarıyorlar; bu da kan dolaşımının hızlanmasını sağlıyor. Bunları aynen, birebir yaşadım. Ancak suyun içine ilk ayağımı soktuğumda, balıklar ayağıma üşüşünce hafif bir ürküntü yaşamadım da değil. Hissettiğim şey ise, önce hafif bir gıdıklanma sonra rahatlama oldu. Tam 15 dakika sonra ayaklarım sudan çıkarıldı ve üzerine dezenfektan sıkıldı. Sonra 3 farklı yağdan seçtiğim bir tanesiyle 10 dakika daha elle yine ayak masajım yapıldı...

 

Yani, gönül rahatlığıyla tavsiye edebilirim. Ama dediğim gibi, bu balıklara Sivas’taki muameleyi yapamıyorsunuz. Dolayısıyla da ayağınızda yara, kesik varsa kabul etmiyorlar. Ve bir de ojeyi aynı gün sürmemiş olmanız lazım... Daha başka neler gerektiğini de buyrun Tolga Ertan’dan dinleyelim...

 

Her Ünitede 150 Balık Var; Masaj Süresi 25 Dakika

 

- Her ünitede kaç balık var? Nasıl besliyorsunuz?

- 150 balık var... Masaj yaptıranların ölü derileri sayesinde protein ihtiyaçlarını karşılıyorlar. Biz de gün sonunda bir defa özel bir yem veriyoruz.

 

- Başka ne gibi özellikleri var bu balıkların, ne kadar yaşıyorlar mesela?

- 3-4 yıl yaşıyorlar. 43 derece sıcaklığa kadar da dayanıyorlar. Yazın suyu daha serin, kışın daha ılık tutuyoruz. Minimum 24 derece olması lazım. Şu an ise 28 derece.

 

- Neden gelmeliyiz peki buraya; normal bir masaj da yaptırabiliriz pekala?

- Elbette tüm vücut masajı da yaptırabilirsiniz. Ama biz işi pratik hale getiriyoruz. Öğle arasında bile 25 dakikanızı bize ayırmanız yeterli. Ya da işten çıkıp eve dönerken üstünüzü bile çıkarmadan rahatlama keyfi sunuyoruz.

 

- En çok kimler geliyor?

- Erkek-kadın eşit oranda geliyor. Ev kadınları da iş kadınları da müşterimiz. Beylerin gelmesinin nedenlerinden biri de, bu balıkların sunduğu pedikür hizmeti. Malum, birçok erkek pedikür yaptırmayı sevmiyor ama burada keyifli bir şekilde hem günün yorgunluğunu atıp, hem de sıkıcı buldukları bu işten kurtuluyorlar.

 

- Genelde hangi şikayetle geliniyor?

- Bir grup bu farklı ortamda sırf keyif yapmak için geliyor. Bir grup da ölü derilerinden arınmak ve sağlık amaçlı... Özellikle nasır sorunları olanlardan talep büyük... Ayaklarındaki pozitif etkiyi gördükten sonra tüm vücuduna yaptırmak isteyen müşterilerimiz de oluyor ama öyle bir ünitemiz yok.

 

- İlerde belki işleri büyütüp, bir havuzda tüm vücut masajı sunarsınız?

- Olmaz. Çünkü hijyene önem veriyoruz. Burada bireysel üniteler söz konusu. Geldikten sonra ayağınızda yara, kesik var mı diye soruyoruz. Eğer varsa, kabul etmiyoruz. Sonrasında ilk olarak ayaklarınızı yıkayıp, kuruluyoruz. Masaj ünitelerimize daha sonra alıyoruz. Burada da çok güçlü filtrasyon sistemleri mevcut; su devamlı değişiyor.

 

- Ne kadar zamanda bir yaptırmak lazım acaba?

- İlk başta 2-3 günde bir gelinip belirli düzeye gelmek gerek. Sonrasında düzenli olarak 2 haftada bir gelinmesinde fayda var.

 

- Peki fiyatlarınız nasıl?

- Toplam 25 dakika süren bu keyfin bedeli, 35 TL.

 

- Başka şube açacak mısınız?

- Nişantaşı’nda da bir şube açacağız.

 

Yalayıcı Balık Olarak Biliniyorlar

 

Doktor balıkların ana vatanı Sivas. Buranın en ünlü kaplıcası ise Kangal balıklı kaplıca. Buradaki balıklar, sedef hastalığı ve romatizmal hastalıkların tedavisinde oldukça ünlüler. 36-37 derece sıcaklıktaki kaplıca suyundaki balıkların mucizevi bir şekilde tedavi yöntemi uygulaması bu kaplıcanın ününü ve özelliğini daha da artırıyor. Yaraları, egzama ve sedef gibi cilt hastalıklarını “Cyprinion Macrostamus” (Beni Balığı) ve “Garra Rufa” (Yağlı Balık) türündeki balıklar tedavi ediyor. “Cyprinion Macrostamus” cinsi balıklar vurarak ve yarayı kanatarak bir nevi yaralayarak tedavi ediyor. Bu vurucu balıkların aksine, garra rufalar ise yalayıcı olarak biliniyor. Hilal şeklinde ventral ağızları var; boyları ise maksimum 19 cm. Vücutları ise büyük pullarla kaplı.

 

Gazete Vatan - 01.01.2012, Pazar (Söyleşi: Banu Duran)