05.02.2015 / Barajı Ankara'nın 2008'deki İmzası Tıkadı

Edirne ve çevresini sular altında bırakan taşkınların önüne geçilmesi için Türkiye ile Bulgaristan sınırında “Suakacağı Barajı”nın yapılması gerekiyor. Barajın yapımına önce “evet” diyen Bulgar yönetimi daha sonra, barajın su tutma alanı için kamulaştırma bedeli isteyince, proje askıya alınmıştı. Sofya yönetiminin asıl sıkıntısının kamulaştırma bedeli olmadığı, Bulgar yetkililerin Türkiye’den çok daha fazla miktarda para istediği öğrenildi. Bulgarların bu talebi, hükümetle yaptıkları anlaşmaya dayandırdıkları kaydedildi.

Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde, Bulgaristan’ın “2. Balkan Savaşı sonrası Trakya’daki Bulgarlar zorla göç ettirilmiştir. Bıraktıkları mallarının tazmin edilmesi gerekir” tezinin, iki ülke arasında resmi gündem maddesi olduğu ortaya çıktı. “Dışişleri Bakanlığı”nın bunun gündem maddesi yapılmasını istemediği ifade edildi. Savaştan sonra Bulgarların geride bıraktıkları malları için tazminat talebinin 10 milyar dolara ulaşabileceği belirtiliyor.

Mülk Sorunu

İki ülke arasındaki mutabakatın, Bulgaristan Cumhurbaşkanı Georgi Pırvanov’un 16 Aralık 2008’de Ankara’ya yaptığı ziyaret sırasında ortaya çıktığı öğrenildi. İki ülke cumhurbaşkanının ortak basın toplantısında, Bulgar gazetecinin, “göç edenlerin mülk sorunu” ile ilgili sorusu üzerine dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, her iki tarafı da kast ederek “Hangi meselelerin çözülmesi isteniyorsa, iki ülke arasında bir komite kuruyoruz. Meselelerin çözümünü bulacaklar” demişti. Gül’ün bu ifadeleri basın tarafından “Bulgaristan’dan Türkiye’ye göç eden Türklerin malları” olarak algılandı. Ancak, gerçek durum Pırvanov’un ziyaretinden 2 hafta sonra ortaya çıktı.

Türkiye, bu konuda Bulgaristan’ın beklentilerini karşılayacak bir adım atmaktan kaçınınca, Sofya yönetimi de, “Suakacağı Barajı”nın yapımından vazgeçti. Türkiye’ye, “Bu barajın yapımının Bulgaristan’a bir yararı olmayacak” denildi. Böylece baraj, “AKP”nin 2008 yılında atmış olduğu imzanın kurbanı oldu.

Edirne’de Son 31 Yılın En Kötüsü

Edirne’de taşkının üçüncü gününde nehir debileri düşmeye başladı. Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, “Son taşkınlarda Meriç, Arda ve Tunca nehirlerinin birleştiği Edirne’de son 31 yılın en yüksek debisi olan 2.149 m3/s ölçüldü. Bu değer, 100 yıllık taşkın tekerrür büyüklüğündedir” dedi. “Orman ve Su İşleri Bakanlığı Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü”ndan yapılan yazılı açıklamada, Edirne’de inşa edilecek “Karağaç Tahliye Kanalı” ile yağışlardan ve kar erimelerinden dolayı yaşanan su baskınlarının önüne geçilmesinin hedeflendiği belirtildi. Edirne Valisi Dursun Ali Şahin de kentteki son durumla ilgili açıklama yaptı. Şahin, 500 evin sular altında kaldığını ifade ederek, “Önümüzdeki günlerde, Bulgaristan’daki barajların kapaklarının açılması halinde yine aynı durumla karşılaşabiliriz. Rahatlığa kapılmamamız lazım. Pazartesi gününe kadar tedbirlerimizi sürdüreceğiz. Can kaybının yaşanmaması sevindirici” dedi.

Aydınlık Gazetesi - 05.02.2015, Perşembe

05.02.2015