08.07.2012 / Uzun Ömrün Sırrı!


Bilim insanları, uzaydaki deneylerde kullanılan bu varlıkların Dünya’daki türlerine göre...

Caenorhabditis Elegans 

“Caenorhabditis Elegans” türü solucanlar, “Uluslararası Uzay İstasyonu”nda (ISS) gerçekleştirilecek bir deney için uzaya götürülmüştü. Dünya’ya döndükten sonra laboratuvar ortamında incelenen solucanların, Dünya’da olduğundan çok daha uzun ömürlü oldukları anlaşıldı.

 

Analizler, solucanlarda yaşlanmayla ilgili beş genin faaliyetlerinde önemli bir azalma olduğunu, böylece solucanların hayat sürecinin önemli ölçüde arttığını belirtti.

 

“Scientific Reports” dergisinde yer alan araştırmaya göre, bilimsel araştırmalara en çok konu olan canlılardan biri olan “Caenorhabditis Elegans”, insanlığın uzayda karşılaşabileceği biyolojik zorlukların tespit edilmesi için uzaya gönderiliyor. “Caenorhabditis Elegans”, Şubat 2003’te dünya atmosferine girdikten sonra parçalara ayrılarak düşen “Columbia” uzay aracında da yer almış, yedi kişilik mürettebatın öldüğü kazadan sağ çıkmayı başarmışlardı. İngiltere’nin “Nottingham Üniversitesi” tarafından yapılan araştırmada, bilim insanı Nathaniel Szewczyk ve Japon meslektaşları, “ISS”de 11 günlük bir görevden döndükten sonra dondurulan solucanları inceledi.

 

Uzay solucanları görevdeyken dünya’da gözlem altına alınan bir “kontrol grubu” solucanları da eş zamanlı olarak donduruldu. Ömürleri iki veya üç hafta olan her iki gruptaki solucan da, yaşamlarının önemli bir kısmını tamamlamıştı.

 

Gen Faktörü

 

Araştırmacılar, uzaydan gelen solucanların kaslarında, yaş ilerledikçe ortaya çıkan poliglütamin proteinin çok daha az olduğunu fark etti. Ayrıca, dünya’daki solucanlara kıyasla, uzaydan gelen solucanlarda beş gen neredeyse tamamen faaliyetini durdurmuştu. Beş genin, sinir ve metabolik sistemi etkilemesinin yanı sıra, bir tanesinin kimyasal olaral insüline benzediği ifade edildi. Bu gen, 2003’te yapılan ve “Science” dergisinde yayımlanan bir araştırmaya göre, değiştirilmesi halinde “Caenorhabditis Elegans”ın yaşam ömründe çok önemli artışa sebep oluyordu. Dr. Szewczyk, “Birçoğumuz kasların uzayda erimeye başladığını biliriz. Solucanlardan elde ettiğimiz sonuçlar, patalojik değil ama metabolizmada yapılacak değişikliklerin, uzaya daha uyumlu hale gelmemizde bize yardımcı olabileceğini gösteriyor” dedi. Astronotlar, uzayda geçirdikleri süre içinde kemik ve kas erimesine maruz kalıyorlar. Önemli ölçüde kemik ve kas kaybını önlemek için, her gün birkaç saat egzersiz yapıyorlar.

 

Gazete Vatan - 08.07.2012, Pazar