17.07.2019 / Antalya’nın ‘Maldivleri’ Tehlike Altında


Beyaz kumu, pırıl pırıl denizi, kıyılarında Akdeniz fokları ve orfozlara yuva olan su altı mağaraları ve su kuşlarıyla “Antalya’daki Maldivler” olarak nitelendirilen “Suluada”, yaz döneminde günlük 2 bine yakın ziyaretçi ağırlıyor. Akademisyenler, kirlenme tehlikesiyle karşı karşıya kalan “Suluada”nın özel saha ilan edilmesi gerektiğini söyledi.
Suluada Tehlike Altında
Antalya’nın Kumluca ilçesinde “Adrasan” ile “Gelidonya Burnu” arasında kıyıdan yaklaşık 1.5- 2 kilometre uzaklıkta bulunan, antik çağda “Krambusa” adıyla anılan, üzerinde yerleşim alanı bulunmayan “Suluada”nın en önemli özelliği, tatlı su kaynağına sahip olması.

Çağlar boyunca denizciler için önemli bir su kaynağı olan “Suluada”nın çevresinde çok sayıda sualtı mağarası bulunuyor.

Kuş ve deniz canlıları için önemli bir yaşam alanı olan adanın beyaz kum ve çakıldan oluşan sahili ise dünyaca ünlü tatil cenneti “Maldivler”i hatırlatıyor.

Biyoçeşitlilik Açısından Çok Zengin

Adı tatlı su kaynağından gelen ve çağlar boyu balıkçıların tatlı su temin ettiği “Suluada”, volkanik Torosların yan tarafında deniz içinde bir dağ silsilesi şeklinde yükselirken, doğal resif bölgesi olması dolayısıyla biyoçeşitlilik açısından oldukça zengin bir bölge.

Akdeniz ekosistemindeki tüm balıkların bulunduğu “Suluada”nın kaya yapısının kalsiyum karbonat içermesi ve kumun içinde yaşayan foraminifera adlı mikroorganizmalar nedeniyle kumunun rengi beyaz olan “Suluada”, son yıllarda Antalya’nın “Maldivler”i olarak dikkat çekiyor.

Akdeniz Foku’nun En Çok Uğradığı Yer

Adanın özel koruma bölgesi ilan edilmesi gerektiğini kaydeden “Akdeniz Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi”nden öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Gökoğlu, “Bu bölgenin en büyük özelliklerinden biri de Akdeniz fokunun en çok uğradığı alanlardan biri olması. Özel bir alan ve özel koruma sahası olması gerekiyor. Çok bakir bir bölge ve iyi korumak lazım. Ancak yaz döneminde bölgeye her gün yüzlerce ziyaretçi geliyor. Önlem alınmalı” dedi. Prof. Dr. Gökoğlu, “Suluada”nın denizde susuz kalmış denizcilere ve balıkçılara hayat olduğunu ve olmaya devam ettiğini vurgulayarak, tahrip edilmeden çok dikkatli kullanılması gerektiğinin altını çizdi.

Beyaz Kumun Rengi Değişmeye Başladı

“Börtü Böcek Doğa Grubu”nun lideri dağcı rehber Cuma Gök ise yaz döneminde Adrasan’dan 70 civarında, Kemer’den ise 30 civarında teknenin bölgeye turist getirdiğine dikkat çekti. Gök, “Bu teknelerle gelen turistleri hesaplayınca günde neredeyse 2 bine yakın ziyaretçi geliyor. Sahil artık kirlenmiş. Kumun rengi bile değişmiş. Çok üzücü. Suluada adeta bir cennet ama koruma yetersiz” diye konuştu.

Hürriyet Gazetesi - 17.07.2019, Çarşamba (Selma Kunar)