28.02.2015 / Mega Tüp’ten de Rant Çıktı... Olan Yine Ormanlara Olacak
“AKP”nin her seçim öncesinde ortaya attığı, oy devşirme amaçlı “çılgın projeler”den biri daha açıklandı. Üç katlı “Büyük İstanbul Tüneli” adı verilen, boğazın altından ikinci kez Avrupa ve Asya kıtalarını birbirine bağlayacak “mega tüp” projesinin altında da rant talanı planının yattığı bildirildi. Yüksek Mimar Mücella Yapıcı, İstanbul trafiğini rahatlatma gerekçesiyle gündeme getirilen projenin trafiği rahatlatmak bir yana İstanbul’un ciğerleri olan ormanlarda yeni rant alanları yaratmayı ve sıcak para girişiyle krizde olan ekonomiyi rahatlatmayı amaçladığını söyledi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Ulaştırma Bakanı Lütfü Elvan’ın şaşaalı bir törenle dün açıkladığı, “AKP”nin seçimlerdeki oy kaybını önlemek için kullandığı projeyle Küçüksu-Gayrettepe arasında, “İstanbul Boğazı”nın altından ikinci bir tüp geçit yapılması öngörülüyor. Orta katından metronun, birinci ve üçüncü katlarından tek yönlü araç geçişinin olacağı mega tüp geçidin mevcut metro hatları ve kara yollarıyla entegre edilmesi planlanıyor. İncirli’den Söğütlüçeşme’ye yapılacak hızlı metro hattı bu dev tünelin içinden geçecek. Yeni metro hattının Kadıköy-Kartal-Yenikapı- Sarıyer metrolarıyla bağlantısı olacak. Mega tünelin “TEM”, “E5” ve 3 köprüyle de kara yolu bağlantısı olacak. Çapı 18.80 metre olacak tünelin deniz yüzeyindeki derinliği 110 metreyi bulacak. Tünelin 3 katlı kesiminin uzunluğu 6.5 kilometre olacak. Projenin hayata geçmesi durumunda 2020 yılında biteceği ifade ediliyor.
“İstanbul’da Hayat Değişecek”
Projenin dünyada bir ilk olacağını belirten Ulaştırma Haberleşme ve Denizcilik Bakanı Lütfi Elvan, “Sizlere İstanbul’un trafiğini rahatlatıp toplu ulaşımına neşter vuran, bir omurgaya oturtan metro hatlarını ve kara yolu akslarını birleştiren ‘Üç Katlı Büyük İstanbul Tüneli’ni sunuyoruz. Bu mega proje ile İstanbul’da hayat değişecek. Boğazın her iki yakasındaki milyonlar diğer yakaya kolay geçecek” dedi.
“3 Kat Demek 3 İmparatorluk Demek”
Projenin açılışında konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu da projeyi tanıtırken şunları söyledi:
“Bugün sizlere müjdelediğimiz üç katlı büyük İstanbul tüneli projesi sembolik bir anlam da taşıyor. Üç kat demek üç imparatorluk demek. Hepsi birbirine bütünlük teşkil eden projeler. Marmaray, Avrasya tüneli, metro inşaatları, Kanal İstanbul ve Kuzey Marmara yoluyla, 3. havalimanı, 3. köprü, İzmit’e kadar... İstanbul-Ankara hızlı treni, bütün bunlar İstanbul’un merkezi konumunu pekiştiren hususiyetler. Üç imparatorluğa başkentlik yapmış bu şehir bu öncülüğüyle en büyük havalimanıyla, Marmaray ile ve şimdi bu büyük mega projeyle dünyada ilk olacak olan üç katlı projeyle, üç imparatorluktan sonra dördüncü güç olan ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin habercisi olacağız.”
Mesele Trafik Değil Rant
“Evrensel”in haberine göre uzmanlar hükümetle aynı görüşte değil. Uzmanların ayrıntıları henüz belli olmayan projeye ilişkin ilk görüşleri şöyle:
Yüksek Mimar Mühendis Mücella Yapıcı: Onların deyimiyle bu tarz “mega” projeler, yabancı sermaye ve sıcak para akışı sağlamak için planlanan projelerdir. Yani ekonominin içine düştüğü krizi aşmak için kullanılan projelerdir. 3. köprü, 3. havalimanı, Kanal İstanbul gibi projelerin, İstanbul’un trafik sorununu çözmekle uzaktan yakından ilgisi yok. Eğer öyle bir dertleri varsa, Haydarpaşa ve Sirkeci’deki tren hatlarını neden kapattılar, otel yapmaya karar verdiler? Biz yine İstanbul’un trafik sorununu çözeceği söylenen 2. ve 3. köprü projeleri için de açık bir şekilde söyledik. “Bu projeler İstanbul coğrafyasını perişan edecek. Yeni yerleşim alanları oluşturarak, nüfusu artıracak, doğasını ve suyunu talan edecek” demiştik. Şimdi domuzlar kendilerine yaşam alanları bulamadığı için sitelere inmeye başladı. Bu projelerin hiç birinde alt yapı yok, fizibilite çalışması yok. Yap-işlet-devret modeliyle hayata geçiriliyor. 3. köprüde “İhale yapacak firmaların tüm zararları devlet tarafından garanti altına alınacak” denildi. O yüzden Davutoğlu’nun konuşmasında dediği “Devlet bütçesinden tek kuruş çıkmayacak” söylemi aldatmaca. Bütün bunları biz ödeyeceğiz. Ne 3. köprü, ne Kanal İstanbul ne de bu açıklanan projelerin hiç birisi yine iktidar tarafından hazırlanan 1/100.000 ölçekli ‘İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda yok. Bunlar saraylarında oturup, halkın haberinin olmadığı bir tartışma yürütüyor. Bilim insanlarına, meslek odalarına sormadan bu projeleri hayata geçiriyorlar.
Projenin çıktığı uçlarda büyük orman alanları var, Beykoz’un göbeği. Buralarda yeni yapılaşmalara da yol açacak bu proje. Bu projeler hayata geçerse İstanbul’dan bahsetmek olanak dışı. İstanbul artık sadece büyük bir otoyol oldu.
“Bir Plan Dahilinde Hazırlanmamış”
TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman: Proje, toplu taşımayı öncelik aldığı için yaklaşım olarak doğru ama sonuçları yanlış. Üst bakış planlama yaklaşımı olmadan, İstanbul’un bütününe ve alt yapısına bakmadan, daha önceki plan disiplinlerine uymadan, genel bir perspektifle hazırlanmış bir proje olduğu görülüyor. Bir plan dahilinde yapılmış bir çalışma yok.
TMMOB Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şube Başkanı Sami Yılmaztürk: İktidarın ayakta durabilmesi için inşaata ihtiyacı var. Aksi taktirde etrafındaki açlığı doyuramaz. Seçim öncesinde toplumun da dikkatini dağıtacak projelere ihtiyacı var. İstanbul için planlanan bir yığın suç niteliğinde proje var ve bunların derhal durdurulması lazım.
http://www.gazetecileronline.com sitesinden alınmıştır. - 28.02.2015, Cumartesi
28.02.2015