30.01.2021 / ‘Su Bilinci’ İçin 2 Yeni Çalışma
“Cumhuriyet Kadınları Derneği” tarafından başlatılan kampanya kapsamında resim ve öykü yarışması düzenlenecek. “Sen yağmur ol ben bulut” sloganıyla başlatılan gönüllülük çalışmasında ise katılımcılara sertifika dağıtılacak.
“Cumhuriyet Kadınları Derneği” (CKD) tarafından başlatılan “Su bilinci kampanyası” tüm hızıyla sürüyor. Kampanya kapsamında farkındalık oluşturulacak projelere imza atılıyor.
“CKD” tarafından yapılan yazılı açıklamada “Bilim insanlarının iklim değişiklikleriyle birlikte artarak devam edeceğini bildirdikleri susuzluk ve kuraklık tehlikesine dikkat çekmek amacıyla başlattığımız ‘Su Bilinci Kampanyası’, birçok farklı etkinliğin yer alacağı, ’22 Mart Dünya Su Günü’nü de içine alan, uzun soluklu bir çalışma olacaktır” denildi.
Sertifika Verilecek
“Sen yağmur ol ben bulut” sloganıyla açılan su gönüllülük çalışması ve “Su varmış su yokmuş” isimli resim ve öykü yarışmaları yapılacağı kaydedilen açıklamada şöyle denildi:
“1 Şubat 2021 tarihinden itibaren ‘CKD web sitesi’nden girilerek ‘Suyun geleceğimiz olduğu bilinciyle, her su damlasının doğru ve etkin kullanılması için çaba sarf etmeye gönüllüyüm’ ifadesi altına gönüllülük imzaları toplanmaya başlanacaktır. ‘CKD şubeleri’ tarafından telefonla ulaşılacak imzacılara ve ziyaret edilecek kurumlara ‘Su Gönüllüsü Sertifikaları’ sunulacaktır.”
Resim ve Öykü Yarışması
“Su varmış su yokmuş” resim ve kısa öykü yarışmasının 8 Şubat 2021’de başlayacağı belirtilerek, şu bilgiler paylaşıldı:
Yarışma;
1. sınıf - 4. sınıf arası çocuklarımız için resim dalında,
5. sınıf - 8. sınıf arası çocuklarımız için kısa öykü dalında olacaktır.
Yarışma Takvimi
“22 Mart 2021 Dünya Su Günü”, eserlerin son teslim tarihi; “23 Nisan 2021 Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı” yarışma sonuçlarının duyurulma tarihi olarak belirlenmiştir. Resim ve kısa öykü dallarında düzenlenen yarışma, 8 Şubat gününden itibaren sosyal medyadan duyurulacak olup, yarışmanın ayrıntıları ve şartnamesi cumhuriyetkadinlari.org.tr adresinde yayınlanacaktır.
İstanbul’un Barajlarında Su Seviyesi Yüzde 38
İstanbul’a su sağlayan barajların su seviyesi, son yağışlarla yüzde 38.29’a yükseldi. “İstanbul Su ve Kanalizasyon İdaresi” (İSKİ) verilerine göre, barajlardaki su seviyesi 8 Ocak’ta yüzde 19.16’ya kadar inerken, o günden bu yana etkili olan yağışlı havayla barajlardaki su miktarı yüzde 19.13 arttı. Kente su sağlayan barajlardaki doluluk oranı bugün itibarıyla yüzde 38.29 olarak ölçüldü. Son iki günkü yağışların barajlara yüzde 4.07’lik bir katkısı oldu.
“İklim Değişikliği Yoksulluğu Artıracak”
“Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi” öğretim üyesi Prof. Dr. Nesrin Algan, iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin insanları giderek yoksullaştıracağını savundu.
Prof. Dr. Algan, “Temiz Enerji Vakfı” (TEMEV) ve “Küresel Denge Derneği” işbirliğinde çevrimiçi düzenlenen “Yerelden Ulusala İklim Ağı Trakya Eğitim Toplantısı”nda “İklim Adaleti” konulu sunum yaptı.
Sera gazı salınımının 1990-2015 arasında iki kat arttığını belirten Algan, “Dünyanın en zengin yüzde 1’lik kesiminde yer alan 1 kişi, en yoksul yüzde 10’luk kesiminde yer alan 1 kişiden 175 kat daha fazla karbon salınımına sebep oluyor. İklim değişikliğine bağlı hava olayları ekonomiye büyük zarar veriyor. Yalnızca ABD’de 1980’den bu yana gerçekleşen 241 aşırı hava olayı 1.6 trilyon dolar zarara yol açtı” dedi. İklim değişikliğinin ekonomiyi doğrudan etkilediğinin altını çizen Algan, şunları kaydetti:
“İklim değişikliği mevcut yoksulluğu ve eşitsizliği artıracak. En çok yoksul ülkeler etkilenecek. Hükümetlerin, ‘Paris İklim Anlaşması’na sadık kalmaması iklim değişikliğinin ekonomik etkilerini artıracak. İklim değişikliği sebebiyle insanlar yaşama, beslenme, barınma ve su gibi temel insan haklarından mahrum kalacak.”
Yağışların Karakteri Doluluk Oranını Etkiliyor
“Boğaziçi Üniversitesi (BÜ) Kandilli Rasathanesi Meteoroloji Laboratuvarı” Başkanı Adil Tek, “Yağışların karakteri giderek değişmeye başladı. Yağışlar bir anda kuvvetli bir şekilde düşüyor, sel oluyor ve gidiyor, bir faydası olmuyor” dedi.
Tek, Türkiye’nin uzun kurak süreçten geçtiğini, geçen Haziran’dan 15 Ocak’a kadar yağışların mevsim normallerinin çok altında gerçekleştiğini söyledi. Sonbaharda yağış miktarının oldukça azaldığına dikkati çeken Tek, Ocak ayının ikinci periyodunda yağışların gelmeye başladığını kaydetti. Tek, Pasifik’te “El Nino” ve “La Nina” gibi atmosferik olayların meydana geldiğini anımsatarak, “Pasifik ısındığı zaman bizde kuraklık oluyor, Pasifik soğuduğu zaman bizde yağışlar biraz daha artmaya başlıyor. Geçtiğimiz yaz ülkemiz ‘El Nino’ dönemindeydi. Pasifik’te sıcak sular vardı, o dönemde bizde kuraklık kendisi gösterdi. Yavaş yavaş ‘El Nino’ periyodundan çıkıyoruz, ‘La Nina’ periyoduna giriliyor. ‘La Nina’ periyoduna girildiğinde yağışlar başlamış vaziyette” değerlendirmesini yaptı.
Üç Ay Ortalamanın Üzerinde Olacak
“Kandilli Rasathanesi Meteoroloji Laboratuvarı” Başkanı Tek, önümüzdeki günlerde devam edecek yağışların Ocak ayı sonuna kadar önce batı, sonra yurdun doğu ve orta kesimlerinde etkisini göstereceğine söyledi. Şubatta ortalamanın altında yağış olacağının tahmin edildiğini belirten Tek, şöyle konuştu:
“Mart, Nisan ve Mayıs aylarında, yağışlar ortalama ve üzerlerinde gözüküyor. Burada yağışların karakteri önem kazanıyor. Dönem dönem kuraklık yaşıyoruz ve bundan sonra da yaşayacağız. Kullanma suyunun sadece yağışlara bağlı olarak çözülmeye çalışılması çok doğru bir yaklaşım değil. İstanbul’daki baraj havzaları topladığımızda kentin 200 günlük suyuna yetiyor. Çözümlerden biri de belli metrekare üzerinde alanları olan yerlerde sarnıçlar kurulması.”
“Tasarruf Tek Başına Yeterli Değil”
Tek, nüfus artışına paralel olarak su kaynaklarının çeşitlendirilmesi gerektiğini, tasarrufun kuraklık döneminde tek başına yeterli olamayacağını belirtti. Yağışta su biriktirilmesinin önemli olduğunun altını çizen Tek, denizden su arıtma teknolojisinin çok pahalı ve fazla enerji kaynağı gerektirdiğini kaydetti.
Kar Yağışı Daha Etkili
Adil Tek, normal yağışın sızma denilen yeraltı sularının beslenmesine çok faydası olmadığını, kar yağışının barajların doluluk oranını daha çabuk artırdığını söyledi. “Kandilli Rasathanesi”ndeki 100 yıllık ölçümlerde yağışların matematik analizinin görüldüğünü kaydeden Tek, yağışların miktarı artmakla birlikte yağışlı gün sayısının azaldığını söyledi. Tek, yağışların karakterinin giderek değişmeye başladığına değinerek, “Yağışlar bir anda kuvvetli bir şekilde düşüyor, sel oluyor ve gidiyor, bir faydası olmuyor. Bu durum da küresel iklim değişiminin önemli göstergelerinden bir tanesidir” dedi.
Aydınlık Gazetesi - 30.01.2021, Cumartesi
30.01.2021