02.05.2012 / Selahattin Duman - Huy Vergisi, Tüy Vergisi.. İşimize Gelen Hangisi?
……………………………………….
Saklanan Keçi
Özel uçaktan kuş gibi vergi alıp, orta sınıf üzeri otomobil alanın da satanın da anasını ağlatanlara ibretliktir..
Çorum’un köylerinden birinde yaşayan Çüşoğlu Ali’nin evinde hayvan saklayıp, vergi kaçırdığı ihbarı yapılır..
“Tek Parti” devri..
Gerçi bugünden bir farkı yok ama milletin başında “Beş kuruşluk eksik çıkan hesap için” yıllık bütçeyi yeni baştan inceleten İsmet Paşa var..
“Maliye”den hayvan saklamak kimin haddine..
“Çorum Defterdarlığı” da en yaman vergi tahsilatçısı Tekelioğlu’nu köyün üzerine salar..
İlla ki saklanan hayvan varsa bulunacak..
Tekelioğlu köye gelir ve doğruca Çüşoğlu Ali’nin evine gider..
“Ulan senin fazladan bir keçin varmış.. Nereye sakladınsa çıkar..”
“Bende fazla keçi yok Tekelioğlu..”
“Varmış, kendiliğinden çıkar.. Ben bulursam daha kötü olur..”
Vardı.. Yoktu.. Bir niza bir tartışma..
O keçiyi bulursam senin yedi ceddini.. Diyorum ki bulamazsan ben de senin yedi ceddini.. Bak varıyorum oraya.. Gelmezsen namertsin..
Köylünün tiyatro gibi izlediği bu sahneden sonra Tekelioğlu eve dalar, orayı burayı arar.. Ahıra hatta kilere dahi bakar.. “Beyan dışı Keçi” ortalarda yok..
Seyredenlerin gülüşmesinden belli ki aslında var..
***
Yorulan Tekelioğlu pes etmeye razıdır ama şanını da kurtarması lazım..
“Ulan Çüşoğlu!” der.. “Vallahi ceza yazmayacağım.. Şu keçiyi çıkar göster..”
“Böyle diyon emme şimdi yazmasan bile sonra yazarsın..”
“Valla billa sonra da yazmayacağım..”
İkna olan Çüşoğlu Ali, tamam der.. Gelin eve keçiyi göstereyim..
Tahsildar Tekelioğlu önde, köylüler arkada eve doluşurlar.. Ev sahibi onları ocağın başına götürür.. Ocak başında evin hanımı bir beşik sallamaktadır..
Çüşoğlu Ali beşikteki yorganı kaldırır, görürler ki keçi orada uyuyor..
“Ula Tekelioğlu.. Gördün mü keçiyi.. De bakalım şimdi kimin ecdadı..”
Gafil Avlanma
O devirlerin hayvan vergisi önemli bir vergi.. Karnını zor doyuran köylünün boynunda yük gibi..
Bu olay ağızdan ağıza, kulaktan kulağa duyulup yayılır.. Bir başka köyde de eşek sahibi cumhuriyet kulu, evi basan tahsildarı atlatmak için aynı yöntemi kullanır..
Tahsildar evin ortasında güpegündüz serilmiş döşeği gösterip “Bu yatan da kim?” diye sorduğunda “Bizim hanım..” cevabını alır..
Ancak debelenen eşeğin nallı ayaklarından biri yorganın altından çıkınca mesele anlaşılır.. Kurnaz köylü (!) belasını “Maliye”den bulur..
…………………………………………
Gazete Vatan - 02.05.2012, Çarşamba
02.05.2012