14.04.2018 / Kırsaldaki Tahribatın Nedeni Yoksulluk
“Yerel Zincirler Buluşması”nda çevre konusu işlendi. Açık oturumda, özellikle kırsaldaki doğa tahribatının nedeninin yoksulluktan kaynaklandığı belirtildi.
“Perakende Sektörü”nün yüzlerce paydaşımı bir araya getiren “Uluslararası Yerel Zincirler Buluşuyor (YZB) Konferansı ve Fuarı”nda gezegenin sürdürülebilirliği, çevre, tarım, gıda erişimi konusunda geleceğimizi tehdit eden unsurlar masaya yatırıldı.
TV program yapımcısı ve yönetmen Güven İslamoğlu yönetiminde yapılan açık oturumda doğa insanlarının her şeye karşı oldukları yönündeki iddialara “Biz her şeye karşı değiliz. Mesela bizler enerjiye karşı değiliz. Enerjinin yerine karşıyız. Plastik şişelere karşı değiliz. Plastik şişelerin yere atılmasına karşıyız” diyen Güven İslamoğlu, şu mesajları verdi:
“Doğa öyle bir hale geldi ki, bizi koruyamayacak düzeye ulaştı. ‘Avrupa Birliği’ yaptığı hataları gidermeye, gemisini sağlamlaştırmaya çalışıyor. Biz de kalkınıp büyüyoruz ama çevre konusunda ‘AB’nin hatalarını yapıyoruz. Gelecekte gezegenimizin en büyük sorunu enerji değil, sağlık olacak. Önümüzdeki yıllarda gerekli önlemler alınmazsa sağlık giderlerinin yüzde bin 200 artması bekleniyor” dedi.
Çok Kimyasal Var
Panelde “Türkiye Perakendeciler Federasyonu”nun gündeme getirdiği, “Çevre ve Şehircilik Bakanlığı”nın “Atık Yönetmeliği” kapsamında 1 Ocak 2019’da paralı olacak poşetlerle ilgili “TEMA Vakfı” Genel Müdürü Oben Akyol, şunları kaydetti:
“Tüketiciler alışverişlerde plastik poşetler için para ödemek istemiyor deniyor. Burada önemli olan poşeti kullanırken maliyeti değil. O plastik poşet toprak, o plastik poşet su. Pet şişe kapağını attığımızda kuşun midesinden çıkıyor.”
Konuşmasında iyi tarım ve kırsal kalkınma konularına da değinen Oben Akyol, “Doğaya çıktığımızda, toprağa hoyratça davranılıyor. Çok kimyasal kullanılıyor. Doğa özelindeki en büyük tahribat yoksulluktan geliyor. Yoksul bir kırsal alanın mutlaka öncelikleri farklı olacaktır. ‘TEMA’nın gelir seviyesini ve verimliliği artırmak için belli projeleri var” diye konuştu.
Good4Trust.org'nin kurucusu ve yürütücüsü Dr. Uygar Özesmi de şöyle konuştu:
“Sularımızı, havamızı kirletiyoruz. ‘Türkiye Cumhuriyeti’ kurulduğunda atmosferdeki karbondioksit oranı 280 ppm’di. Bugün 400 ppm’i aşmış durumdayız. 1860’tan günümüze kadar ortalama hava sıcaklıkları 1.1 derece artmış. Ortalamada 1.1 derece, ekstremlerde 7 ila 10 derece artışa neden oluyor. Böyle devam edersek 2050’ye geldiğimizde ortalama sıcaklıklar 2.8 derece artacak. Şubat 2050’de dış ortam hava sıcaklığı 70 santigrat dereceye ulaştığında ne yapacağız?”
Ağırlığımızın 7 Katı Çöp
İstatistiklere göre Türkiye’de 1 kişinin ağırlığının 6-7 katı çöp ürettiğini, bu rakamın yıllık 440 kilogram yaptığına dikkat çeken “Çevko Vakfı Kamu ve Dış İlişkiler” Müdürü Alphan Eröztürk, “81 milyon nüfusla yılda 35 milyon ton çöp üretiyoruz” bilgisini verdi. Eröztürk, vakıf olarak 650 bin ton ambalaj atığının toplanması konusunda yerel yönetimler ve firmalarla işbirliği yaptıklarını ve geçen yıl 4.7 milyon ağacı kurtardıklarını anlattı.
Aydınlık Gazetesi - 14.04.2018, Cumartesi
14.04.2018