24.01.2012 / Reha Muhtar - Fenerbahçe'de Birileri Neden Küme Düşmek İstiyor?...
………………………………………………
Temple Grandin’in Otistik Hayatı...
Sömestr geldi, yarı yıl arasında Ayşe Nazlı’yı daha fazla görür oldum...
Önceki gece, bir yemeğim vardı, dışardayken telefonuma baktım, mesaj atmış:
- “Baba gelmiyor musun?..”
Kız çocuklarının erken yaşlardan itibaren “babayı yönetme biçimleri” üzerine çok şey okuyup öğrenmiştim...
Ancak bildiklerim pratikte fazla bir şey ifade etmiyor...
Hızlı hızlı eve geldim, baba-kız sömestr tatilini fırsat bilip, güzel bir film seyrederiz diye...
Otistik olan Temple Grandin’in hayatını anlatan, “Temple Grandin” filmini o anda gördüm ve “Hadi bunu izleyelim” dedim Ayşe Nazlı’ya...
***
Temple Grandin otistik bir kadın...
Tüm engellere rağmen yoluna devam edip, hayvancılık sektöründe çok önemli iyileştirmeler yapan projelerin sahibi bir bilimkadını olmasının hikayesini anlatıyor film...
Grandin, bütün otistik kişiler gibi, belirli özellikleri insanlara göre çok daha gelişmiş bir kişilik...
Hayatı kafasında resmederek algılıyor...
Resmederek algıladığı için de, başka insanların göremediği şeyleri görüyor kafasındaki uyanan görüntülerle...
Annesi kızını “farklı fakat eksik değil...” diye tanımlıyor...
Somut olan herşeyi mükemmel bir şekilde kavrarken soyut şeyleri algılamakta güçlük çekiyor Grandin...
Buna karşın somut olarak gördüğü ve resmettiği şeyler O’nun hayatta büyük başarılar kazanmasının önünü açıyor...
Yazları gittiği teyzesinin çiftliğinde sığırları yakından gözleyerek, mucizevi projelere imza atıyor...
Otistikler kendilerine dokunulmasından hoşlanmıyorlar...
Temple da öyle...
Diğer insanların sarılarak hissettiği rahatlama duygusuna yabancı O da...
Onun için kendine sığırlarınkine benzer bir sıkıştırma aleti yapıyor...
Duygusal patlamalar yaşadığı anlarda rahatlamasını sağlayan ve çevresine uyumunu kolaylaştıran da bir alet bu...
Dört yaşına kadar hiç konuşamayan, tepki biçimleri arkadaşlarının hayret ifadelerine neden olan Temple, bütün bu farklılıklarına aldırmadan, üniversiteden mezun olup sığır besiciliği ve kesimi üzerine akademik kariyer yapıyor...
Hayvan besiciliğinin insanileştirilmesi için bıkmadan usanmadan mücadele ediyor...
O’na göre bu “hayvanlar, hayatlarını bizlere besin olabilmek için verdiklerinden saygıyı hakediyorlar...”
***
Yazdığı makaleler ve tasarladığı kesimhanelerle hayvancılık sektöründeki en önemli isim olmasının yanı sıra kendisi gibi otistik insanlara ve onların bu durumu anlayamayan ya da zorluk çeken ailelerine kılavuz oluyor...
Temple Grandin otistik farklılıklarına karşın hayata bir anlam katmaya çalışan değerli bir insan...
O’nun gerçek hikayesini büyük kızımla izlerken, “evrendeki yaşama katkı sağlayan insanların içlerinde ve gözlerinde varolan o ışığı” farkettim...
Film bittiğinde 11 yaşındaki kızıma bakıp, O’nun filmden ne kadar etkilenmiş olduğunu gördüm...
Gece yemekte laklakı fazla uzatmadan eve dönüp, Temple Grandin’in hayatını kızımla beraber izlememin, O’na hayatta değerli bir katkının sağlanmasına aracılık ettiğini farkettim...
Temple Grandin’in hayatını anlatan yedi “Emmy Ödülü” sahibi filminin “evren”e sunduğu katkı, 11 yaşındaki kızımın 6. sınıf sömestr tatilini değerli geçirmesine neden oluyordu...
Bu insani değerin keyfiyle Pazar gecesi üç çocuğumla huzur içinde uykuya daldım...
…………………………………………………
Gazete Vatan - 24.01.2012, Salı
24.01.2012