08.01.2019 / Tuğrul Göğüş - Katliamlara Davetiye Çıkaran Bir İndirim
7 Ocak 2019 Pazartesi tarihli gazetelerde ilginç bir haber vardı. “MKEK” (Makina Kimya Endüstrisi Kurumu) ürettiği mermilerin fiyatlarında ülkemiz enflasyonuna katkıda bulunmak amacı ile indirime gitmişti. Bu habere ilişin çeşitli gazeteler hemen hemen aynı başlığı atmışlardı:
Diken Gazetesi: “MKEK”, mermi fiyatlarında indirimi “Ülkemize hayırlı olsun” diye duyurdu!
Sözcü Gazetesi: “MKE: Mermide indirim hayırlı olsun!”
NTV: MKEK enflasyonla mücadele için mermide indirime gitti.
Özgür Kadının Sesi Kazete: Silahseverlere müjde: Mermi fiyatlarında indirim.
Gazete Duvar: Enflasyonla mücadele için mermi fiyatları düşürüldü!
Yurt Gazetesi: Mermide indirim yapıp 'ülkemize hayırlı olsun' dediler!
Bu başlıkları çoğaltmak mümkün. Ancak alınan bu kararın yurt genelinde ve sosyal medyada büyük bir tepki çektiğini belirtmeden geçmek istemiyorum. Elektronik ortamda satışa sunulan e-gazete ve e-kitapta KDV yüzde 1’den yüzde 18’e, e-dergide ise yüzde 8’den yüzde 18’e yükseltilirken mermi fiyatlarında yapılan indirimin “enflasyon ile mücadele” başlığında duyurulması inanılmaz bir komedi. Enflasyona mermi fiyatlarında yapılan indirim ile etki edilebileceğini düşünmek insanları aptal yerine koymaktan başka bir şey değil.
Gelelim bu kararın nelere yol açabileceğine… Dindar ve kindar bir nesil yetiştirme hedefini güden siyasi iktidar ülkemizde az eğitim almış kitlelerden oy alabilmek ve iktidarını sürdürmek amacını güttüğünü hiç gizlememektedir. Çok parçalı ve birbirine kin duyan kesimlerden oluşan ve bu yolda giderek keskinleşen Türk toplumu içerisinde vahşi duyguların arttığını ve vandalizmin geliştiğini son aylarda okuduğumuz ya da dinlediğimiz haberlerden anlıyoruz. Kadınlara, çocuklara, yaşlılara, kendini savunamayacak kişilere ve en sonunda hayvanlara uzanan terör insanlarımızın içini acıtacak boyutlara gelmiştir ve bu olayları engelleyecek hiçbir tedbir alınmamaktadır.
Çocuk ve kadın dövme olayları artık vaka-i adiye olarak nitelenmekte, kahraman (!) erkekler ellerine geçirdikleri silahlarla eski eşlerini, sevgililerini birkaç yerinden kurşunlamak yolu ile infaz etmektedirler. Bu tür iğrenç insanlar ayrıldıkları kadından olan çocuk ya da çocuklarından da nefret etmekte, günahsız ve masum küçük varlıkları kendilerine göre biçtikleri değerlere bağlı olarak ortadan kaldırmakta hiçbir sakınca görmemektedirler. Hele hayvanların başına gelenler bu hoyrat ve vahşi yaratıkların ne denli acımasız olduklarını tam anlamıyla kanıtlamaktadır.
Ülkeyi büyük kurtarıcımız Mustafa Kemal Atatürk’ün çizgisinden ve evrensel insanlık değerlerinden uzaklaştırmak isteyen gelmiş geçmiş iktidarlar 1960-1963 arası haricinde 1950 yılından başlayarak halkı eğitimsiz ve cahil bırakarak, İslami değerler adı altında Arap vahabizmine sürükleyerek tam anlamıyla ilkel bir sürü haline getirdiler. Ülkemiz bu korkunç duruma bir gün içerisinde gelmedi. Ekonomik talanı kendi menfaatleri için devam ettirmeye kararlı olan gelmiş geçmiş siyasi iktidarlar -Atatürk dönemi hariç- geniş yığınları eğitimsiz bir sürü haline getirmek için olağanüstü çabalar harcadılar.
İşte bu sinsi ve alttan alta yürütülen dindarlaştırma ve kindarlaştırma operasyonları için Ortaçağ kafası ile düşünen insanlara gereksinimleri vardı ve bunda başarılı da oldular. Uygar bir yaşam, iyi bir hayat, huzurlu bir ortam isteyen insanlar ise ezildiler.
Mermi fiyatlarında indirime giden ve bunu bir müjde olarak duyuran yetkililer aslında sayısı anormal bir miktara ulaşmış olan silahları toplatmak yerine mermiyi ucuzlattılar. Unutmayın, para vererek satın aldığınız her materyal bir gün kullanım alanı bulacaktır. Eğer tiyatroda oyuncular silah gösteriyorsa bu silah perde kapanmadan önce mutlaka kullanılır. Ülkemizde de açıktan ve ruhsatlı ya da el altından ve internetten -bakkaldan peynir alır gibi- alınan bu silahların bir şekilde kullanılacağı muhakkaktır.
İçinde bulunduğumuz ortamda sevmediği kişiye ya da havladı diye bir köpeğe yöneltilen bu silahlar ileride “kan dökme suçu”na zemin teşkil edecektir. Kendini avcı sanan bir idiyot satın aldığı silahla en yakın ormana gidecek ve spor adı altında onlarca canlının veya yüzlerce kuşun yaşamına son verebilecektir. Avlanmanın bir cinayet olduğunu düşünmeyecek kadar beyin kapasitesinden yoksun olan bu cahil yaratıklar canlı yaşamının ne kadar değerli olduğunu ve insan olsun hayvan olsun hayatın değerini kavrayamayacak denli acımasız olacaklardır.
Sanıyorum, bu aptalca indirim kararı önümüzdeki günlerde çocuk, kadın, yaşlı ve hayvan demeden bir sürü canın ortadan kalkmasına yol açabilecek ve düşünce gücünü yitirmiş cahil erkekler bunu erkekliğin bir sonucu veya kahramanlık olarak değerlendireceklerdir.
Gerek PKK/PYD ve gerekse DEAŞ terörüyle mücadele eden polis ve askerlerimizin gösterdikleri cesaret ve fedakarlık bu karar ile bir kere daha onların canlarına kast eden mermilere dönüşebilecektir. İndirim kararı ile hükümetin enflasyonla mücadele yerine can yitimlerine yol açabileceğini görmesi iyi olacaktır.
Gelelim bu sitenin ana konusu olan değerli varlıklarımıza… Bu kararla birlikte bizlere yaşam dostu olan veya ekosistemin bir parçası olan hayvanların hayatları daha büyük tehlike altına girmiştir. Yeryüzündeki canlı yaşamını desteklemek adına uğraşan herkesin mümkün olduğunca bu karara karşı tepki göstermesi gerekmektedir.
Yaşamdan yana olan herkesin silaha karşı olmaları olağan ve kabul edilir bir durumdur. Bizlerin tavrı tüm delici ve kesici malzemeye karşı olmak, toplumun silahlanmasına tepki göstermek ve bir cinayet olan avcılığın tam olarak yasaklanmasını sağlamaktır. Bu toplumda hemen her evde var olduğu açık bir gerçek olan her türlü silahın toplanmasını ve imha edilmesini istiyoruz.
Canlı yaşamına evet, silaha hayır! Kan dökmeye son verilsin! Her türlü şiddet ortadan kaldırılsın! Şiddete yol açan toplumsal koşullar derhal iyileştirilsin!
Türk halkının silaha ve indirimli mermiye değil, yüksek kalite eğitime ve sevgi dolu bir ortama ihtiyacı var.
Devleti ve yöneticilerimizi bu yönde hareket etmeye çağırıyoruz.
Tuğrul Göğüş - 08.01.2019, Salı
08.01.2019
