04.02.2019 / Süleyman Yurddaşer - AKP’nin Yerel Seçimlerdeki Tarım ‘Projeleri’
Seçim çalışmalarına hız veren partiler, seçim beyannamelerini yayınladılar. Bu beyannameler içinde tarım sektörüyle ilgili birçok vaatleri, projeleri yer alıyor. “AKP”nin projeleri dikkati çekiyor. 16 yıldır gördüğümüz veya hiç olmayan ya da olduğunda ülkeden çok şey götüren projelerin benzeri tarım sektöründe de görülüyor. Bunlardan bir tanesi, Sudan’dan kiralanan 780 bin hektar tarım arazisi ve “TİGEM” ve özel sektörle birlikte yapılacak tarımsal üretim projesi. Başlangıçta cazip görünen bu projenin olma olanağı yoktur.
Sovyetler Birliği yıkıldıktan sonra özel sektörde bazı girişimciler 90’lı yıllarda, Bulgaristan’da, Ukrayna’da ve Özbekistan’da tarım arazileri kiralayarak çiftçilik yapmayı denediler. Üretim yapmak bir yana, kendilerini zor kurtardılar. Yine 80’li yılların başında, Libya’da ABD’li bir şirketin çölde bulduğu fosil su kaynağının etrafına kurduğu devasa tarım işletmeleri dizisi, Libyalılarca işletilemediği için, Libya Hükümeti “Türk Tarım Bakanlığı”nca işletilmesini teklif edilmiş, bakanlık da teklifi “TİGEM”e havale etmişti. Bir heyet o tesislerde inceleme yapmış, bir rapor hazırlamıştı. O raporda söz konusu işletmelerin çalıştırılmasının olanak dahilinde olmadığı, nedenleriyle oybirliği ile onaylanmıştı.
Arazinin kiralandığı bölgenin ne iklimi, ne toprak yapısı, ne de su kaynaklarıyla hakim bitki deseni bilinmemektedir. Ayrıca bölgede bitki hastalıkları ve zararlıları hakında bilgimiz yoktur. Bunların araştırılıp tespiti akademik bir çalışma gerektirir ve uzun yıllar ister. Bunlar tespit edilip üretime geçilmesi için gerekli tarım alet ve ekipmanlarının temini, Türkiye’nin bir yıllık “GSYİH”dan daha fazla bir finansman gerektireceği hesaplanabilir. Hayal bu ya, hadi bunları da temin ettik, bu alet ve ekipmanları çalıştıracak teknik ve diğer elemanlar nereden bulunacaktır? Bu baştan kaybedilmiş bir projedir.
Halka Tahsis Edilmeli
Bir diğer projeleri, Suriye sınırı boyunca uzanan mayınlı arazilerin temizlenmesi ve halka dağıtılması. Şimdi soralım, 16 senedir neredeydiniz? Zamanında bu arazileri İsrail’e satmıştınız da, o yıllarda “Anayasa Mahkemesi” bu satışı önlemişti. İyiki de satılmamış, bakın bugün siyaset malzemesi yaptınız. Bu arazi 300 bin dekar civarındadır. Bir an önce temizliğinin yapılıp, gerekli altyapıları (sulama tesisleri, parselleme ve diğer yapılar) yapılıp bölge halkına dağıtılmalıdır. Söz konusu arazinin batısında yer alan “Ceylanpınar Tarım İşletmesi”ninden de halka üretimde önderlik etmesi sağlanarak, milli ekonomiye ve istihdama katkısı sağlanmalıdır.
Tarımda 2023 hedefleri var. Tarım sektörü 2023 yılında “GSYİH”ya 150 milyar dolar katkı sağlacakmış. Şimdi yine sorabiliriz, 16 yılda “GSYIH”ya yüzde 22 katkı sağlayan tarım sektörünü, yüzde 9’a neden ve nasıl düşürdünüz? Yine “AKP”nin tarımda 2023 hedefleri içinde, tarım ürünleri ihracatını 45 milyar dolara çıkarmak var. 2000’li yılların başında tarım ürünleri ihracatı 20 milyar dolardı. Son yıllarda bu rakam yarıya düşmüş, tarım ürünleri ithalatında da tam tersi bir durum yaşanmıştır (samanın bile ithal edildiğini söylemeye gerek yok). Yine burada söylemeden geçemeyeceğim bir konu, Sudan’da 7.800.000 dekar tarım arazisi kiralayıp işletmeyi hayal edebilenler nasıl olurda 45 milyar dolar gibi bir rakamda kalır. Konya vilayeti kadar bir ülke olan Hollanda’nın yıllık tarım ürünleri ihracatı, 125 milyar dolar.
Yıllardır Anlatıyoruz
16 yıldır üvey evlat muamelesi gösterdiğiniz tarım sektörünü staratejik sektör olarak kabul edeceğinizi de yazmışsınız seçim bildirgenize. Samimiyseniz seviniriz, zira biz yıllardır bütün ülkeler için tarım sektörünün önemini anlattık yazdık.
81 ilin 250 köyünde, birlikte üretim modeli uygulayacağını beyan ediliyor. Bu nasıl bir model açıklama yapılmadı. Kalkınmada liberal ekonomiyi seçen bir siyasi kurum için birlikte üretim modeli nasıl uygulanacak? Toplumcu, sosyalist bir ekonomiye geçmeye karar verdilerse, bunu da açıklamalıdırlar, yanlarında oluruz. Sonuç olarak, “Dünya Bankası”, “Dünya Ticaret Örgütü” ve “AB Gümrük Birliği” anlaşmalarındaki tarımla ilgili maddeleri lehimize çevirmeden ya da iptal etmeden Türk tarımının gelişmeyeceği bilinmelidir.
Aydınlık Gazetesi - 04.02.2019, Pazartesi
04.02.2019